tag:blogger.com,1999:blog-16920118071146603392024-03-16T04:10:04.955+03:00Su gibi Benim hayatımda sular hiç durulmayacak
Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.comBlogger449125tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-25499411086230628832023-10-27T11:07:00.002+03:002023-10-27T11:07:46.539+03:00Bebek Vol.3<p> Temmuzda yasadigimiz tüp bebek deneyimi yine bir hüsran ile sonuclandi. </p><p>Kendime iki ay zaman tanidim ve ekim basinda yeni regl dönemi ile tekrar hormonlara basladim.</p><p>Bu sefer dozaji biraz arttirdigimiz icin hafif depresif gecirdigim günler oldu. Bol bol agladigim, kendimi yalniz hissettigim günler yasadim.</p><p>19. Ekim'de tekrar ameliyat ile yumurtalarim alindi. Yüksek dozaj yardimci olmustu. 9 yumurta alinmisti.</p><p>Umudumuz ikiden fazla döllenme olursa, iki embriyoyu rahme transfer etmek ve diger embriyolari dondurmak ama maalesef öyle olmadi.</p><p>9 yumurtadan sadece besi kullanilabilir durumdaymis ve bu bes yumurtadan sadece iki tanesi döllenmisti.</p><p>Bu yüzden hemen 21. Ekim'de rahme transfer oldu. </p><p>Bütün hafta icin izin aldim is yerinden. Tüm günlerimi dinlenerek, bol kitap okuyarak, isin stresinden uzak kalarak gecirdim, geciriyorum.</p><p>Tek dilegim bu sefer gebeligin tutmasi. Bebeklerimin hayat isteginin olmasi ...<br /></p>Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-28232373456340414282023-07-30T13:57:00.003+03:002023-07-30T13:59:13.801+03:00Bebek Vol.2<p> Carsamba günü ameliyat ile yumurta hücresi alindi. Dört yumurta hücresinden ücü tam gereken büyüklükteydi.</p><p>Persembe sabahi labaratuvardan arayip iki yumurta hücresinden döllenme olustugunu bildirdiler ve cuma günü öglen saat 14:40 icin randevu verdiler.</p><p>Cuma günü gittim ve iki embriyoyu rahmime yerlestirdiler. Embriyolarin tutunmasini saglamak icin bir ilac daha yazdilar. Ilaci sali günü enjekte edecegim.</p><p>Ayrica luteal hormonu desteklemek icin ameliyat gününden beri günde üc kere hap aliyorum. </p><p>Fazla bir agrim sizim kalmadi. </p><p>Ameliyat günü ameliyathanede o kadar cok üsüdüm ki su an felaket derecede nezle olmus durumundayim.</p><p>Öksürdükce, hapsurdukca sol yumurtaligimda agri olusuyor.</p><p>Kendimi dinlendirmeye calisiyorum. Umutluyum. Her sey olacagini varir diyorum.</p><p>Dokuz agustostan kandan gebelik testi yapacaklar.</p><p>Benim icin dua edin blogdaslar. Görüstügümüz zaman görüsürüz.<br /></p><p><br /></p>Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-1383036991843391752023-07-16T16:24:00.002+03:002023-07-16T16:26:04.702+03:00Bebek ...<p> En son buraya normal hamileligimde bebegi sekizinci haftada kaybettigimde yazi girmisim.</p><p>Onun üzerinden iki yil gecti. Bu iki yil icinde 3 defa tüp bebek tedavisi gördük ama ne yazik ki hamilelik ile sonuclanmadi. </p><p>Esimin saglik sigortasi daha fazla denemenin ücretini üstlenmek zorunda yasal olarak.</p><p>Gecen sene ocak ayinda ücüncü denemeden sonra kendime uzunca bir dönem zaman tanidim. Aldigim hormonlarin bünyemden atilmasi, psikolojok olarak tekrar denemeye hazirlanma gibi ...</p><p>Persembe günü yeniden hormon tedavisine basladim. Bugün hormon alisimin dördüncü günü. Simdilik kendimi iyi hissediyorum fakat cok kirilgan olabildigimin farkindayim.</p><p>Yarin sabah saat sekiz de ultrason randevum var. Bu süre zarfinda buraya yazmayi planliyorum.</p><p>Olur da bir gün benim gibi bebek sahibi olmak isteyipte olamayan kadinlarin, erkeklerin yolu buraya düser, okurlar ... bu dünyada yalniz degilsiniz.</p><p>Sunu da belirtmeden gecemeyecegim, anne olmamak doguramamak, ya da baba olamamak sizi siz olmaktan cikarmaz, sizi yarim insan yapmaz.</p><p>Umarim bu yoldan gecen herkes, her cift yipranmadan tamamlar bu yolu.</p><p>Sevgiler.<br /></p>Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-13167800525512209482021-03-23T19:04:00.003+03:002021-03-23T19:04:41.277+03:00Ön Görüsme<p> Bugün 3 saat hastanede gecirdim. Ön konusmalar, kontroller derken o 3 saat nasil gecti anlamadim da.</p><p>Kitap okumaya calistim beklerken fakat konsantre olamadim. Orada oturan bir bayan ile sohbet ettim. Sanirim benden sadece bir kac yas büyüktü. Bir kiz cocugu varmis. Gögüs kanseriymis ve persembe günü gögsü alinacakmis.</p><p>Ardindan baska bir kadin geldi yanimda oturdu. Anladigim kadari ile kendi istegi ile bebek aldirmaya gelmis.</p><p>Sonra acil vaka geldi. Daha gebeliginin ilk haftalarinda asiri kanamali bir kadin getirdiler. </p><p>Sükrettim halime. Allahim beterinden saklasin dedim. Her seyin hayirlisi dedim.</p><p>Kürtaj ile tüm bilgileri verdiler. Olabilecek komplikasyonlar hakkinda aciklama yaptilar.</p><p>Ultrason ile rahmimi ölctüler.</p><p>Ardindan elimde büyük bir dosya ile eve döndüm ve yarin anastezi doktoru ile görüsmek icin telefon ile randevu aldim.</p><p>Bugün kanamam da basladi. Demek ki rahmin agzi acilmis, düsük zaten basladi.</p><p>Almanya da 500 gramdan daha az dogan bebekler ve gebelikte kaybedilen bebeklere "Yildiz" bebekler diyorlar. Yildiz bebekler ise oturdugum sehrin ana mezarliginda gömülüyormus. Yani hastane cöpüne atilmiyor.</p><p>Sene de iki kere gömüyorlarmis bebekleri. Mart'ta ve Eylül de. Istersem cenaze törenine gidebilirmisim.</p><p>Gitmeyecegim fakat daha sonra Yildiz Bebeklerin oldugu mezarligi ziyaret ederim.</p><p><br /></p><p>Kal saglicakla blog.<br /></p>Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-71666412890035932972021-03-22T16:06:00.003+03:002021-03-22T16:06:21.020+03:00Bebek<p> Her zor dönemimde oldugu gibi yine sana siginiyorum blog.</p><p>Uzun zamandir bebek istiyoruz. Bu senenin subat ayinda sonunda o mutlu haberi aldik. Yaptigim gebelik testi pozitif cikti. Bir hafta sonra kadin doktoruna gittim. Simdilik daha cok erken fazla bir sey belli degil dedi. Hamilelik icin bana ayriyetten hormon verdi</p><p>Gecen pazartesi hem kanser kontrolu icin hem de bebege bakmak icin gittim. Hemen bu düzgün bir gebelik degil dedi ve elime kürtaj icin hastaneye sevki verdi. Ben ne dedigini anlamadim. Oradan ciktim ve aglaya aglaya annemi aradim.</p><p>Ardindan biraz sakinlestim ve tüp bebek klinigini aradim, oraya basvurmustu sene basinda ama normal yollardan hamile kalmistim, neyse. Ertesi gün bana randevu verdiler ve tüp bebek klinigine gittim.</p><p>Orada ki doktor da olmasi gerektiginden kücük oldugunu söyledi ve ne yazik ki bu saglikli bir gebelik degil dedi.</p><p>Eve her gün ebe geliyor. Kürtaj olmaktansa evde dogal yollardan bebegin düsmesini beklemeye karar verdim.</p><p>Bu arada kadin doktorunu hic sevemedigim icin bu sabah baska bir kadin doktoruna gittim.</p><p>Bebegin evde kendiliginden düsmesini beklemek ve ayrica bunu hizlandirmak icin hap yazdirmak istedigimi söyledim. Beni kontrol etti. Ultrason ekraninda uzun uzun her seyi göstererk anlatti. Basindan beri saglikli bir gebelik degilmis zaten. Fakat bana hap yazmak istemedigini söyledi.</p><p>Eger ki hap ile düsmeyi baslatirsak cok büyük kanamalar gecirebilecegimi ve kendisinin 24 saat benim icin erisilebilir olmadigini ve sagligimin tehlikeye girebilecegini söyledi. Hap versem bile haftalarca sürebilir dedi, cünkü su an icin cabuk düsecegini söyleyemem dedi. </p><p>Kendi sagligim ve piskolojim icin düsündüm tasindim ve kürtaj olmaya karar verdim.<br /></p><p>Persembe günü hastanede kürtaj olacagim. Cok üzgünüm. O kadar cok istemistik ki bu bebegi. </p><p>Ama biliyorum ki her sey cok daha güzel olacak. </p><p>Sevgiyle kal blog.<br /></p>Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-47846626444032698282020-05-18T17:23:00.000+03:002020-05-18T17:23:14.868+03:00Yazma IstegiMerhaba blogcanlar,<br />
uzun zaman sonra merhaba. Icimde büyük bir istek var yazi yazmaya. Bir yandan da gündelik telaslara düstük hepimiz. Bu korona illeti hepimizi mahvetti. Zamaninizi nasil geciriyorsunuz acaba?<br />
Ben 3 aydir neredeyse evden calisiyorum ve bunaldim iyice. Bunaldim.<br />
En cok neyi mi özledim? Carsida bir kafede oturup kahve icmeyi. Ne kadar cok sansliymisiz da haberimiz yokmus. Yapabildigimiz seyleri yapmadigimiz halde simdi ne kadar önemli oldugunu fark ettik degil mi?<br />
<br />
Sahi bu blogu okuyan kaldi mi? Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-9347998990872795122017-12-22T13:43:00.001+03:002017-12-22T13:43:22.221+03:00görüsecegiz demistimgörüsecegiz demistim blog. görüselim artik. icimde büyük firtinarlar kopuyor. Sebastian bana sonunda evlilik teklifi etti. cok mutluyum. iliskime sahip cikmak zorundayim. agustos ayindan beri ailemle sorunlar yasiyorum. evlenmek istedigimi söyledim, fakat alman oldugunu duyunca hem annem hem de babam bana karsi ciktilar. konuyu kapattilar. sonra agustosta izine gittim. döndügümde konu evde patlak verdi ve ikisi de karsima gecip Sebastian ile tanismak istemediklerini söylediler. aile olarak arkamda durmayacakmisiniz diye sorum - babam bana kapiyi gösterip güle güle dedi.<br />
cok zoruma gitti. baskasi olsa gercekten o an cikip gitmisti ama ben o gücü kendime bulamadim. cünkü onlara verdigim degerin farkinda olmadiklarini idrak ettim o an. bu beni daha da cok yaraladi.<br />
sonra ki haftalarda konu hic acilmadi. evde bir soguk rüzgar, sadece gerekeni konustuk.<br />
annemin babamin kuzeni geldi Türkiye'den. Ona rica ettim, ailemle bir de sen konus dedim. Tamam askim tabi ki konusurum dedi.<br />
Gectigimiz pazar bize geldi ve annemle babama Sebastian ile tanistigini söyledi. Ortada büyük bir konu var belli, neden cocugunuz ile konusmuyorsunuz diye sordu.<br />
Babam - biz diyecegimizi dedik, istemiyoruz dedi.<br />
Annem - dinden girdi benim utanmazligimdan cikti. <br />Vay efendim Islam da bir müslüman kadin hristiyan ile evlenemezmis. Erkege her sey serbest kadina geline yasak. Buyurun buradan yakin.<br />
Bosuna konustuk bosuna dil döktük. Sifira sifir, elde var sifir.<br />
Ve ben kendimi tamamen kapatmis durumdayim. Üzülemiyorum bile. Cünkü bugüne kadar bizi bu kadar acik görüslü yetistiren ailem gitmis, yerine 50 yildir Almanya da yasadiklari halda hic ileri görüslü olamayan bir aile gelmis. <br />Simdi konuyu nadasa biraktim. Subatta Türkiye'den aile büyükleri gelecek. Son kez onlarin ailemle konusmasini bekleyecegim ve eger ki o zaman da Nuh der Peygamber demezlerse nikah islemlerime baslayacagim.<br />
<br />
35 yil boyunca hep onlarin istedigini yaptim. Ilk defa bir sey istedim ve bana kapiyi gösterdiler. Cok zoruma gidiyor. Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-1514517438511392522017-10-20T10:52:00.003+03:002017-10-20T10:52:48.566+03:00görüsecegizanlatacak cok sey var. geri dönme zamani. dolu dolu yazmanin kendini dinlendirmenin, yaralarini kendi sarmanin zamani ...<br />
neler neler oldu anlamadigim, anlam veremedigim.<br />
gelecegim. yazacagim. kararlar alacagim. uygulayacagim. sonuclarina katlanacagim.<br />
görüsecegiz.<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-27821350794450619742017-06-20T10:44:00.002+03:002017-06-20T10:44:47.507+03:00Bir sene olmus ...Tam bir sene olmus buraya ugramayali. Bu zamanda ne mi oldu? Mezun oldum. Is buldum. Calisiyorum.<br />
Hala Sebo ile birlikteyim. Mart ayinda kisa süreli bir sorun yasadik. Kendisi ev satin aldi ve ev icin mutfak falan bakmaya basladik.<br />
Konu ne zaman evlilige gelse ses soluk yok. Konusmuyor bu konu hakkinda.<br />
Sonunda oturdum ve adam akilli konustum. Seninle ayni eve tasinabilmem icin evlenmemiz gerekiyor. Bes yili asti birlikteligimiz, neden korkuyorsun dedim. Ya kendine bir cekidüzen ver ve ailemle tanis seneye evlenelim dedim, ya da bu iliskinin bir sonu olmayacak, benden ayril dedim.<br />
Benden ayrilmak istemedigini söyledi ve ailemle tanismaya ikna oldu.<br />
Bugünden yarina evlenilmiyor ki zaten, bunun plan proje yapim asamasi var dedim. Bir mutfagi sectikten sonra gelmesi zaen 9 hafta sürüyor dedim. Sen bu sene icinde eve tasinirsin seneye evlenince ben de tasinirim dedim.<br />
Evde yapilacak cok sey var. Boya badana. Eski halilari sökme ... mobilya satin alma.<br />
<br />
Ikimiz de otostopcunun galaksi rehberi hayrani oldugumuz icin aslinda nikah tarihini bile sectik. 25.05.2018 benim hayalim. Ama ... amasi su ki ramazan sene o zamanlar.<br />
Siz benim yerimde olsaniz ne yapardiniz? Bir gün oruc erteleyip hayalini kurdugunuz günde evlenirmisiniz?<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-1912128495639283872016-06-06T12:54:00.001+03:002016-06-06T12:54:20.255+03:00eskideneskiden burasi daha bir güzeldi sanki. Simdi bakiyorum da yazdiklarimi okuyan var fakat bir yorum bile atan yok. Üzücü. Neler mi yaptim ben son zamanlarda?<br />
Her sey bildiginiz gibi. Sebo ile birlikteligimiz devam ediyor. Kendisi evlenmekten korkuyor sanirsam, cünkü hala bana evlilik teklifi etmedi.<br />
Onun haricinde is yeirnde sorunlar yasadi, simdi sene sonuna dogru baska bir sirkete gececek. Ben ise tam gaz devam ediyorum. Eylül de mezun olacagim insallah.<br />
Ondan sonra da ipleri ele alirim bu gidisle. Adama evlilik teklifini ben edecegim en sonunda.<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-17618740914060455652015-11-23T18:40:00.002+02:002015-11-23T18:40:29.618+02:00Kursana <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcRqu0bYfaKj3GoKqOiZ8dGXW9eGtC7I52crtDgzPu1-iPypg64tew" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcRqu0bYfaKj3GoKqOiZ8dGXW9eGtC7I52crtDgzPu1-iPypg64tew" width="400" /></a></div>
Burasi bir yaslilar evi. Kimsesi olmayanlar burada kaliyor.<br />
Sebo'nun dedesi ise son bir ayda iyice kötülestigi icin ve yasli olan anneannesi de yalniz basina onunla ilgilenemedigi, tam tamina iyi bakamadigi icin burada yatiyor.<br />
Dün aksam Sebo ile dedeyi ziyaret etmeye gittik.<br />
Durumu pek iyi degil. Doktorlar iki haftalik ömrü var demisler. Dünkü duruma göre benim hissim ise bir kac güne kalmaz dedeyi kaybederiz diye düsünüyorum.<br />
Bu yüzden haftaya gidelim diye bile gecirmedim icimden. Dün yogun bir gündü biizim icin.<br />
Öglen ilk önce babaanne ile bulusup bir lokantada yemek yedikten sonra mezarliga gidip, bir kac yil önce vefat eden diger dedeyi ziyaret ettik.<br />
Oradan arabaya binip yukarida gördügünüz fotografta ki yaslilar evine geldik.<br />
Dedeyi ziyaret ettik. Biraz konusturmaya calistik. Eli ile yüzünü ifade edip bana bakip zayifladigimi ima etti. Gercekten de öyle.<br />
Yaninda oturduk yaklasik bir saat. Iki kere meyve suyu istedi. Eline verdim, kendi icti.<br />
Sonra vedalastik. Elini tuttum. Iki ay önce daha gezmeye gittigimiz, adimlarini baba yigit gibi yere vurarak atan adamdan eser kalmamis.<br />
Yaslilik zor bir sey. 89 yasinda dede. Anneanne ise yalniz kalacaga benziyor.<br />
Icimde bir burukluk var ve iyi ki gittim, iyi ki gördüm dedeyi hissi.<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-28312377225443706572015-10-31T15:57:00.000+03:002015-10-31T15:57:12.524+03:00Hindistan LokantasiGectigimiz pazar Sebastian ile Rüsseslheim sehrinde Shahi adli Hint lokantasina gittik.<br />
Sebastian'in arkadaslarinin bilgisayari bozuldugu icin Seboyu tamire cagirmislar. Sebo da tamir edip gerekli olan dosyalari kurtardigi icin 'Sevdigini ve seni cumartesi günü yemege davet etmek istiyoruz' demisler.<br />
Cumartesi isimiz ciktigindan pazar gününe erteleyip aksam saat 19:30' da Shahi lokantasinin önünde bulduk kendimizi.<br />
<br />
Rüsselsheim pek uzak olmasada hergün gittigimiz bir yer olmadigindan bu lokantayi da tanimiyordum tabi ki.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://media-cdn.tripadvisor.com/media/photo-s/05/ec/f8/0f/shahi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://media-cdn.tripadvisor.com/media/photo-s/05/ec/f8/0f/shahi.jpg" height="211" width="320" /></a></div>
<br />
Lokanta mavinin cok güzel bir tonunda renklendirilmis ve koltuklar sahaneydi. Cok rahatti. Menü yogun. Domuz eti haric her türlü eti bulabiliyorsunuz.<br />
Ayran'a benzeyen Lassi icecegini sectim. Mango aromali. Cok güzeldi. Yemek olarakta acili bir sosta pismis tavuk gögsü ve mantar da karar kildim. Adi da "Chicken Madras."<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEio5fcTfvbCXtPfhZHBgXLTnpI3sqidCOgm0ZRyihrDfiM1DzIUw6eMCy_Y4MNkx8OdkFv828vbtC90uKho5B1QnpHEuHe78S5CYWHodyBTEXo37jhgZTzuGvE5_DIYWkBWLM3fSttNEoD1/s1600/IMG_2969.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEio5fcTfvbCXtPfhZHBgXLTnpI3sqidCOgm0ZRyihrDfiM1DzIUw6eMCy_Y4MNkx8OdkFv828vbtC90uKho5B1QnpHEuHe78S5CYWHodyBTEXo37jhgZTzuGvE5_DIYWkBWLM3fSttNEoD1/s320/IMG_2969.JPG" width="240" /></a></div>
<br />
Iki saat boyunca yavas yavas yemeklerimizi yeyip Sebo'nun arkadaslari ile sohbet ettik.<br />
Iki hafta sonra Hochheimer Markt'ta bulusmak üzere ayrildik.<br />
<br />
Not: Ilk görsel alintidir.Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-43738070413334210762015-06-07T16:32:00.003+03:002015-06-07T16:32:33.875+03:00GünceBuraya yazacak bir cok şeyim / hicbir şeyim yok aslinda biliyormusun?<br />
Bilmiyorsun.<br />
Gelmiyorsun.<br />
Okumuyorsun.<br />
Ne hissettiğimi, neden hissettiğimi bilmiyorsun.<br />
Cilali sözler yazmak istemiyorum aslında. <br />
Günce tutuyoruz değil mi burada.<br />
Ne kadar kendimiz olabiliyoruz?<br />
Soru isaretlerini seviyormuyuz?<br />
Sevmiyoruz.<br />
<br />
Nasılsın blogcan? İyimisin?<br />
Özledin mi sende beni. Hikayelerimi.<br />
Ne zaman sustum, haberim yok. Susmasam da olur.<br />
Kitaplar okudum, sayfalarca.<br />
Bir sürü kitap.<br />
Bu güne kadar okumadigim yazarlar keşfettim.<br />
Ekitap okudum.<br />
Essas bir kitabın tadını vermedigini bende öğrendim.<br />
Ama cep delik cepten delik.<br />
<br />
Sokak sokak dolanıp açık kütüphaneler kesfettim.<br />
<blockquote class="instagram-media" data-instgrm-captioned="" data-instgrm-version="4" style="background: #FFF; border-radius: 3px; border: 0; box-shadow: 0 0 1px 0 rgba(0,0,0,0.5),0 1px 10px 0 rgba(0,0,0,0.15); margin: 1px; max-width: 658px; padding: 0; width: -webkit-calc(100% - 2px); width: 99.375%; width: calc(100% - 2px);">
<div style="padding: 8px;">
<div style="background: #F8F8F8; line-height: 0; margin-top: 40px; padding: 50% 0; text-align: center; width: 100%;">
<div style="background: url(data:image/png; display: block; height: 44px; margin: 0 auto -44px; position: relative; top: -22px; width: 44px;">
</div>
</div>
<div style="margin: 8px 0 0 0; padding: 0 4px;">
<a href="https://instagram.com/p/3jyBufOD3h/" style="color: black; font-family: Arial,sans-serif; font-size: 14px; font-style: normal; font-weight: normal; line-height: 17px; text-decoration: none; word-wrap: break-word;" target="_top"></a></div>
<div style="color: #c9c8cd; font-family: Arial,sans-serif; font-size: 14px; line-height: 17px; margin-bottom: 0; margin-top: 8px; overflow: hidden; padding: 8px 0 7px; text-align: center; text-overflow: ellipsis; white-space: nowrap;">
A photo posted by A. (@sudrlmz) on <time datetime="2015-06-05T19:24:16+00:00" style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 14px; line-height: 17px;">Jun 5, 2015 at 12:24pm PDT</time></div>
</div>
</blockquote>
<script async="" defer="" src="//platform.instagram.com/en_US/embeds.js"></script>
Adamlar yapmış dedim kendi kendime. <br />
Evde bulunan kitaplarımı, artık istemediğim kitaplarımı, kitaplığım olmadığı için değil, ileride çocuklarımın okuması gerekmediği için bu kitapları götürdüm açık kütüphaneye bıraktım.<br />
İçine notlar yazdım. Tarih attım.<br />
Bıraktıklarım yerine kitaplar aldım.<br />
Böyle. Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-90482723133689921342015-02-03T13:31:00.001+02:002015-02-03T13:31:03.899+02:00Hastalik Yıllardır korku ile gitmediğim kalp damar cerrahisine dün gittim. Bacaklarimda oluşan katlar kendimi aynada seyretmek istemeyeceğim kadar kötü bir görüntü alınca, geçen hafta doktoruma gidip sevk aldım.<br />Dün annem ile birlikte kalp damar hastalıkları cerrahisine gittik. Annemin de bacakları ağrıyor.<br />Neyse, benim ki doğuştan gelen bir ödem. Yağ hücrelerimde sorun var. Doktor bana asla tamamen düz bacaklara sahip olamayacaksınız fakat hiç değilse variziniz yok dedi. Bana kompresyon çorapları yazdı. Artık hep onları kullanacağım.<br />Gidip ölçü aldırmam gerekiyor.<br />Ayrıca başka bir doktora daha gideceğim. 10 kere. Bacaklarimi saracaklar. Bir saat yatacagim. Her halde ödem ve su atılacak bu şekilde. Doktor bana bacaklarınız incelecek ve düzelecek ama katlar tamamen gitmez dedi.<br />Kiloma gelirsek, boyuma göre biraz fazlam var evet ama tüm yük bacaklarimda. Doktorun annemin yanında "36 beden bile olsanız düz bacaklarınız olmaz" demesi ile annemin de bundan sonra çok kilolusun demeleri biter herhalde.<br /><br />
Bu arada annemin de kontrolü bittikten sonra varizlerin olduğu tespit edildi. Sağ bacağı sol bacağından daha çok ağrıyor. Şimdi martta ameliyat olacak. Lazer tedavi ile damarı yakacaklar. Bacaklarının ağrısı geçecek. Böyle bir gün geçirdim işte.<br />Bu düşünceye alıştım artık. Dümdüz bacaklarım olmayacak anladım.<br />Ama bir de insanların bakışları yok mu? Bende etek giymek istiyorum. Bende bir düğüne gittiğimde elbise giymek istiyorum midi olanından.<br />Bu kadar mi sığ düşüncelere sahibiz?<br />
Eskiden havuza gittiğimde de böyle bakışlar ile karşılaşırdım. Kesin "Suna bak, yemiş yemiş sicmamis" düşünceleri de vardır kiminin aklında. Onların hepsine bir şeyler demek isterdim de o zaman ben ben olmaktan çıkardım.<br />
<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-86776844167854086442015-01-27T15:17:00.001+02:002015-01-27T15:17:28.787+02:00Selam's ben geldim Selam's nereden cikti simdi? Almancadan geldi. Cünkü almanca da bir kelimenin sonuna 's' harfi eklenince cogul oluyor. Yani selamlar oldu bu. Hadi bakalim.<br />
Ben neden buraya geldim?<br />
Bilmiyorum.<br />
Rahatca yazi yazmak istiyorum.<br />
Sorun burdan basliyor.<br />
Üst katta ki alman komsularimiz tasininca tanidigimiz bir türk aileye haber verdik, ev bosaldi ev ariyordunuz - gelin bakin - diye.<br />
Vermez olaydik.<br />
Geldikleri günden beri sorun yasiyoruz. Öncelikle 'icmiyorum' dedigi halde amca arada sigara iciyor. Iyyk. Hol sigara kokuyor. 'Sen icmiyorsun da kim iciyor, siz geldiginizden beri burasi bok kokuyor' - diyemiyorsun iste.<br />
Türk komsu kirilmasin alinmasin diyorsun.<br />
Alt kat, yani kilerde camasirhane var, elektrik tesisati oradan geciyor.<br />
Elektrik kutularinin üstünde "Ev 1, Ev 2, Dükkan 1" gibi yazilar yaziyor. Bilinsin diye.<br />
Sen kalk kirk yillik yaziyi sil, soyadini yaz oraya.<br />
Neyse soyadlarini sildik, tekrar evin numarasini yazdik. Az önce alman komsu geldi, yaziyi silip tekrar soyadlarini yazmislar dedi.<br />
Sinirlendim ben. Kiminle inatlasiyor bunlar anlamadim. Elektrikci gelip tesisatlara bakinca elinde numara listesi var, soyadi degil!<br />
<br />
Sen onu birak, gecen gün bizim acik duran kilerimize girip matbaadan aldigimiz kartonlari almislar. Sormadan!<br />
Insan bir sorar. Biz o kagitlari, kartonlari matbaadan kardesim mimari maketleri icin kullansin diye getirdik. Belki para verdik, nereden biliyorsun. Kendi malin mi, aliyorsun?<br />
<br />
Ay yeter.<br />
Bosuna dememisler ev alma, komsu al diye.<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-46107643526170348912015-01-18T16:03:00.001+02:002015-01-18T16:03:55.082+02:00Don, KülotEn son yazdigim film yazisinin altina yorum birakmislar:<br />
- Don, sexy, füsya, esya, kadin giyimi vs. vs.<br />
Bu ne akli ya? Yani sen salaksin da ben bu yorumu yayimlayacak kadar salak mi duruyorum oradan?<br />
Allah askina bir bitin gidin kardesim ya.<br />
Yani madem benim blogumu hic okumadim, neyle ilgili yazdigimla hic bir fikrin yok ama bari yorum biraktigin yaziyi oku kardesim.<br />
Git baska bir blogta donunu, füsyani sat.<br />
Sinir.Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-14355852423389840672014-12-14T21:39:00.002+02:002014-12-14T21:39:28.008+02:00Sinema - Interstellar12.12.2014<br />
Evet biz en sonunda 3 yil sonra sinemeya gidebildik Sebastian ile. Bu güne kadar nedense denk gelmedi bir türlü. Aslinda tiyatroya ve siir aksamlarina cok gittigimiz icin sinemaya gitme istegimiz olusmadi. Bazen olustu, filme yetisemedik, bazende ikimizde ayni filmi sevmeyecegiz icin düsünmedik.<br />
<br />
Iki hafta önce birden bana "cok güzel bir film varmis ona gidelim" deyince nasil mutlu oldum anlatamam.<br />
"Tamam biletleri ayarla Cuma günü gidelim" dedim.<br />
Sonunda cuma günü gittik. Filmin adi Insterstellar. Türkiye de Yildizlararasi adi ile girdi sinemalara.<br />
<br />
Film bir bilim kurgu filmi. 10 yasinda ki bir kiz cocugu olan Murph'in odasinda ki kitaplarin kitapliktan yere baslamasi ile basliyor her sey. Babasi aslinda astronattir fakat isi birakmis ve dedesi ve abisi ile kocaman bir tarlada yasamaktadirlar.<br />
Sonra bir gün kitaplarin yere düsmesi ve tozlarin birlesimi ile bulduklari koordinatlari takip ederek NASA'nin kapisinda buluyorlar baba kiz kendilerini.<br />
Isler bundan sonra basliyor. NASA babayi uzaya gitmesi icin ikna ediyor. Cünkü dünyada ki tüm mahsuller ölmektedir ve kisa süre sonra dünya da yiyecek kalmayacaktir. Bu yüzden kizina ve ogluna iyi bir gelecek hazirlamak isteyen Cooper NASA'nin teklifini kabul eder.<br />
Uzayda bir kac dakika gecerken dünya da yillar gecer. Gerisini spoiler vermemek icin anlatmiyorum.<br />
<br />
Film üc saat sürüyor. Cok zevkliydi. Normalinde üc saatlik filmlerde arada biraz bosluk oluyor ama bu sefer mola vermedikleri icin bir ara popom agridi vallahi.<br />
Buda not olsun. Sinemeya gittik ki biz.<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-40316785110797058872014-12-12T15:28:00.001+02:002014-12-12T15:28:52.602+02:00Ankara'nin BaglariHaftasonu bir kız arkadaşımın <span style="color: red;">nişanına</span> gittim. Damat adayından daha önce burada bahsetmiştim fakat şimdi arşivden o yazıyı bulamayacağım herhalde. Beni sinirlendiren bir insan. Arkadaşımın hatırı için kalktım nisana gittim.<br />Şunu söylemeliyim ki kız evi yaptı nişanı, tadını erkek evi çıkardı. Bana çok yanlış geliyor böyle büyük salonda nisan yapmak. Türkiye de nasıldır bilmiyorum ama yemeği, içeceği, dekorasyonu salonu derken en az <span style="color: red;">8.000 € </span>tutmuştur bu nisan.<br />Yazık günah bu paraya. Bu parayı verir mutfagimi hazırlarım ben. Neyse.<br />Bir ara benim meşhur düğün yazılarım vardı. Buda bir ni$an yazısı olsun.<br />
Salona girdiğimizde oğlan evi ve kız evi tek tabanca kapıda bekliyordu. Kız evi ile görüştük, nede olsa kız tarafiyiz. Sonra ben kibarlık olsun diye erkek evini de selamladım. Hatta damadın üniversiteden arkadaşı olduğumu söyledim.<br />O an dedim ki,<span style="color: red;"> "kızım yandın sen, bu kaynana çok fena."</span><br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b><span style="color: red;">Nişanı kim yapar? </span></b></div>
Orkestra sahibi benim arkadaşım. Sesi çok güzeldir. Fena halde coşturur her zaman davetlileri.<br />Kız evi İstanbul'lu, erkek evi Ankara'li. Nişanı kim yapar? Kız evi. Ne çalacaksın kardeşim? Tabi ki kız evinin istediklerini.<br />Dedim ki inşallah gelin sözünü geçirmiştir de, yirmi dört saat Ankara'nin bağları eşliğinde oynamak zorunda kalmayız.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b>Damat Halayı</b></div>
Ankara'nin bağları, seni gidi topal ... bana göre gerçekten ve gerçekten daha çok Ankara havaları okundu. Ankara'lılar üzerine alınmasın ama o kadar da cosmuyor insan bu havalarada. Nerede bir misket, nerede bir kasap havası. Bir ara gerçi damat halayı oynadık ya neyse.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b>Makas</b></div>
Zaman geldi nisan yüzüklerinin takılmasına. Bizim oralarda nisan merasiminde kız tarafından birisi takar yüzükleri, keser kurdeleleri.<br />Ne oldu dersiniz? Erkek tarafından bir bey çağırıldı, Ankara'nin has lehçesi ile gelen misafirlere hosgelmissiniz dedi ondan sonra da her zaman ki gibi makas kesmedi, kız babası çağırıldı. Oldu cicim, hem kızı vereceğim hemde makasın parasını. Hadiyin ordan derdim ben de neyse, çok şükür gelin ben değilim.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b>Avrolar nereye?</b></div>
Her şeye rağmen eğlendik. Salonda herhalde 200 davetli vardı. Bu davetlilerden olsa olsa ellisi kız tarafı, gerisi erkek tarafı.<br />Ne anladım ben bundan? Gelin'in yerine koyuyorum kendimi. Bilmem kaç avro para vermişim, hatta bankadan kredi çekmişim, ne ailemden birisi takıyor nisan yüzüklerini, ne de benim yöremin müzikleri çalınıyor. Erkek evi oynayıp duruyor, her şeye onlar koşturuyor. Halay mendillerini bile erkek annesi dağıtıyor, halbuki bir gelin olarak nisanda bu benim annemin görevidir. Vallahi ben olsam, bu eğlenceden sonra oturur kara kara düşünürdüm, bu bimlem kaç avro nereme girdi benim şimdi diye.<br />Ama gelin ben değilim. İyi ki de bu gelin ben değilim. Bu kadar aptal aşık olunmaz ki canım.<br />Bir sonraki düğün törenimize kadar esen kalın.Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-16404469561069238082014-11-10T22:04:00.001+02:002014-11-10T22:04:13.785+02:00Ekim Geçen sene geçirdiğim ameliyattan dolayı gidememiştim <span style="color: #20124d;">Hochheimer Markt'a.</span> Zaten bu markti da Sebastian'in sayesinde tanıdım ve sevdim. Her sene Ekim'in ilk haftasında Hochheim'de kurulan bir kermes. Sabah dokuzda açılıyor gece bir de kapanıyor her yer.<br />
Cuma günü başlıyor, diğer hafta salı günü büyük bir <span style="color: #20124d;">havai fişek gösterisi</span> ile bitiyor. Orada oturanlar her akşam gidiyor tabi ki ama ben cumartesi akşamı gittim Sebastian'la.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.rheingau.de/data/events/images/markt03.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://www.rheingau.de/data/events/images/markt03.jpg" height="221" width="400" /></a></div>
Su gördüğünüz <span style="color: #20124d;">kırmızı tırın</span> önünde buluştuk arkadaşlar ile ondan sonra da dolanmaya başladık. Tıklım tıklım di her zamanki gibi. Geçen sene de gitmeyi çok istemiştim ama kuyruk sokumumdan ameliyat olduğum için ve yaram kapanmadığı için vazgecmistim. O kadar insanın içinde ite kaka yürürken muhakkak acı cekecektim çünkü. Cumartesi günü gittiğimde geçen sene aldığım bu kararın doğru olduğunu tekrar anladım.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZ7py8hDJBcXos2oxvxMIcSkhl0bZ4uk5XNHY1HY1_qfA6hOlNuIEHxq7tqblXxMd2eAH3itRX1gzGGxfE5ME3Z-kOECJ9PZ_ZASN_Mt-n-UFp-oJX8Q-O_CpS9bwhFuNSCivCa_7E56F7/s320/DSCF0705.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZ7py8hDJBcXos2oxvxMIcSkhl0bZ4uk5XNHY1HY1_qfA6hOlNuIEHxq7tqblXxMd2eAH3itRX1gzGGxfE5ME3Z-kOECJ9PZ_ZASN_Mt-n-UFp-oJX8Q-O_CpS9bwhFuNSCivCa_7E56F7/s320/DSCF0705.JPG" /></a></div>
İlk önce karnımızı doyuralım dedik ve <span style="background-color: #20124d;">Dinn<span style="background-color: white;"><span></span></span>ele</span> denilen bu hamur işlerinden yedik. Bu kadar insan içinde sıraya girdik ve önceki yıllara göre 20 dakikacık bekleyerek rekor kırdık diyebilirim. Daha doğrusu her sene gidenler öyle dedi, normalinde bir saat falan bekleniliyormus. 4 Euroya sıcak sıcak karnımızı doyurduk.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://media.kuechengoetter.de/media/680/13541062722690/wine-in-black_gluehwein-rezept.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://media.kuechengoetter.de/media/680/13541062722690/wine-in-black_gluehwein-rezept.jpg" height="320" width="320" /></a></div>
Sonra meşhur sıcak kırmızı şaraplardan (<span style="color: #20124d;">Glühwein</span>) aldık ve ateş başında oturduk. Dolandık. Tatlı bir şeyler yedik. Gece bir buçukta yavaş yavaş her yer kapanmaya başlarken evlerimize dağıldık.<br />Şimdi yılbaşı planları yapıyor Sebastian'nin arkadaşları. Senede bir kere gittikleri erkek gezmesinde gittikleri bir otele gitmek istiyorlar. Meşhur erkek haftasonu dedikleri geleneği yıkıp biz hanımları da götürecekler bu sefer.<br />inşallah bir aksilik çıkmaz da gidelim. Böyle işte blog. Ekim geldiği zaman buralara Noel ve yılbaşı telaşı geliyor.<br />
<br />
<span style="font-size: x-small;">Fotoğraflar internetten alıntıdır. Temsili. </span><br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-31145287824668587802014-10-21T12:27:00.000+03:002014-10-21T12:27:32.090+03:00SirikArtik buraya fazla yazi yazmadigimin farkindayim ama sanki hayatin rutinine mi kapildim ne?<br />
Gecen haftasonu bulusamadik Sebo ile. Tren biletim yoktu. Isim yok. Param yok. Bilet alamadim kendime. Baska bir üniversiteye gecince biletimi beklemeye koyuldum, o da gelip seni alayim demedi uyuz.<br />
Bozuldum aslinda.<br />
Bu haftasonu bulustuk. Yani gectigimiz haftasonu. Insanin bir kere bile aklina gelmez mi gelip seni alayim demek diye sitem ettim.<br />
Bu güne kadar seni bir kac kere eve götüreyim yada gelip alayim dedigimde her seferinde hayir dedin. Bende bunu istemedigini sandim dedi.<br />
Yoksa ben seni gelip her defasinda alirim, bana sadece gel beni al demen yeterli deyip yüregimi aldi sirik. Evet sirik :)<br />
Cumartesi günü hava güzeldi. Ailesi ile bahcede yemek yedik sonra biraz bahce isleri ile ugrastik.<br />
Pazar günü anneanne yemege davet etmis bizi fakat biz birbirimizi o kadar az görüyoruz ki artik, bir bahane bulup gitmedik.<br />
Oturduk birlikte yemek yedik. Pesine "Otostopcunun Galaksi Rehberi"ni seyrettik.<br />
Sohbet ettik bol bol.<br />
Benim yeni üniversitemi konustuk. Arada yine bir bucuk yil daha zaman kazandin ondan sonra elini cabuk tut dedim, gülümsedi.<br />
Seviyorum ben bu sirigi ya. Düsüncesizligini, düsüncelerini, sakinligini, benim deliliklerime biyik alti gülüsünü ... Her seyini.Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-51393344163463067202014-09-24T15:01:00.000+03:002014-09-24T15:01:19.079+03:00Foto Sebo Sebastian (artik tanimayan kaldi mi?) cok güzel fotograf cekiyor. En sevdigi mesguliyeti diyebilirim. Bir kac kamerasi var. Bir sürü para saymis bu kameralara.<br />
Arkadaslari evlendiginde genellikle Sebastian'a fotograf cekmesini rica ediyor. O da cekiyor. Bildikleri bir sey var: Sebastian asla kendi begenmedigi fotograflari onlara vermeyecektir. Oturuyor cektigi bütün fotograflari tek tek kurcaliyor. Renklerine bakiyor. Düzgün mü yamuk mu onlara bakiyor.<br />
Bu islem bazen aylar sürüyor.<br />
En son Mart ayinda üniversiteden arkadaslarimizin nikahinda fotograflar cekmistir. Ay cekmez olaydi. Sorunlar yasaniyor.<br />
Sebastian o gün hem damadim nikah sahidi hemde fotografcilik yapti.<br />
Tabi ki bir kac kareyi kacirmis.<br />
Evlenen cift balayina gittiler ve balayindan önce illaki fotograflari istediler. Daha dogrusu bayan I istedi.<br />
Sebastian da ailesinin evde olmadigini, köpeklere bakmasi gerektigini ve bu yüzden fotograflar ile ilgilenemeyecegini söyledi söylemesine ama I laf anlamadi.<br />
Terbiyesiz bir sekilde sali günü izine gidiyoruz o zamana kadar fotograflari bana vereceksin diye mesaj atmis Sebastian'a.<br />
Sebastian hic orali olmadi.<br />
Gecen hafta Sebastian fotograflari gönderdi ve bayan I begenmedi. Daha dogrusu bir kac kare eksik dedi. Mesela nikahtan önce yüzükleri takas ettiklerinde ve imza attiklarinda. Sonra bana sordu "sen de var mi bu fotograflar" diye. "Tabi ki bende var. Sebastian sizin yaninizda oturuyordu. O sira ben cektim" dedim. Demez olaydim.<br />
Neymis efendim Sebastian ayaga kalksaymis.<br />
Ben sinirlendim tabi ki. Hem bedavaya dügün fotograflari oldu hemde mirin kirin ediyorlar. Ve bütün fotograflari istiyormus. Tüm bu fotograf davasi yüzünden izininin tadini cikaramiyormus. "Ben senin yerinde olsam izinimin tadigini cikaririm ve dönünce Sebastian'la konusurum" dedim. Daha ne diyeyim?<br />
Bayan I bu gidisle sorun acacaga benziyor. Sebastian ve bay J iyi arkadas. Arkadasliklarinda sorun olmasa bari.Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-27081959301547234722014-09-24T14:24:00.002+03:002014-09-24T14:24:43.806+03:00Toplayin eskileriMutsuzlugumun sebebi issizlik efendim.<br />
Bende issizligimi giderebilmek icin bir kac yere CV gönderdim fakat daha cevap alamadim.<br />
Bu ay maas da gelmeyecek. Ve ben sonraki ay saglik sigortami nasil ödeyecegimi düsünüyorum.<br />
Para yapmanin yollarini bulmaya calisiyorum :)<br />
Neden mi gülümsedim? Catlak kardesim "istasyona cik" dedi de ondan.<br />
Saka yapti tabi ki. Cok güldük.<br />
Gecen haftasonu pazara gittim. Evde bulunan eski esyalari ve bana artik olmayan kiyafetlerimi sattim.<br />
Bu haftasonu da bir arkadasim ile gidecegim tekrar.<br />
Bu gün kilerde sakladigim kiyafetlerimi düzenledim. Yarin da odamda bulunan dolaba bakacagim. Bir sürü cincik bincik var onlari bir araya toplayayim.<br />
Envayi cesit oje var. Tanesi 50 Cente versem bir cok insan alir. Neredeyse hep ayni renkleri almisim. Sacmalik.<br />
Komsuma "bana acaba duvarkagidi masasini verir misin?" diye sordum.<br />
"Ah bende pazara gidecegim, bana lazim" dedi.<br />
Eminim pazara gitmeyecek. Neyse yanda ki Usak'li komsularimizda da var o masadan onlara sorarim, onlar kesin verir.<br />
Dua ette yagmur yagmasin. Kader su arkadasinizin yüzüne gülsün.Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-85269118495847541792014-09-24T14:16:00.002+03:002014-09-24T14:16:12.992+03:00Kitapli MiMBir kac mim var yapmak istedigim. Mimlensem de mimlenmesem de.<br />
Biraz yazi yazasim var suralara.<br />
<br />
Simdi bu mimde sorular var ve iki secenek var. Seceneklerden birini sectigimiz anda digerini asla bir daha yapamiyoruz.<br />
Gelelim soru cevaplara.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 1- Çok kitaptan oluşan seriler mi ya da tek kitaplar mı?</b></div>
<div style="text-align: center;">
Seriler cok güzel fakat serinin kitaplari beklemek biraz zor bu yüzden tek kitaplar. </div>
<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b>2- Sadece kadın yazarları mı yoksa erkek yazarları mı okumak? </b></div>
Cok zor bir durum fakat bu güne kadar okudugum kitaplari gözden gecirirsem kadin yazarlar diyorum.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 3- Kitapçıya gidip kitap almak mı, internet üzerinden kitap almak mı?</b> </div>
Kitapcidan almak tabi ki bambaska bir duygu fakat ben kullanilmis kitaplari internet üzerinden daha ucuza aldigim icin internet diyorum.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b>4- Film olan kitapları mı dizi olan kitapları mı?</b> </div>
Dizi olan kitaplarin cicigini cikardilar. Bilmem 13784709857093 sezon devam ediyor. Bu yüzden film olan kitaplari tercih ederim. Gerci ben filmleri de kitabini okuduktan sonra begenmiyorum ama o ayri bir konu.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b>5- Günde 5 sayfa okumak mı yoksa haftada 5 kitap mı? </b></div>
Bu da zor bir soru. Aslinda eskiden bir haftada iki kitap okurdum. Yas ilerledi ondan midir yoksa islerin yogunlasmasindanmidir bilmem ama artik eski okuma hizimi yakalayamiyorum. Bu yüzden günde bes sayfa diyeyim.<br />
<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 6- Profesyonel bir yazar olmak ya da profesyonel bir yorumcu olmak? </b></div>
Yazar olmak isterdim. Yorum falan yapamam ben. Zaten okudugum kitaplarin yorumlarini da pek yapmiyorum blogumda. <br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 7- En sevdiğiniz 20 kitabı tekrar tekrar okumak mı yoksa </b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>her gün daha önce okumadığınız yeni bir kitabı okumak mı? </b></div>
Hayatta hic bir seyin tekrari yok diye edebi bir laf edeyim suraya ve önceligimin yeni kitaplardan yana oldugunu belirteyim.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 8- Kütüphanede çalışmak mı kitap satıcısı olmak mı? </b></div>
Kitap saticisi olmak isterdim. Kendime ait büyük bir kitap dükkanim olsaydi mesela gelen alicilari yesil cay ile agirlasaydim falan.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 9- Favori türünüzden kitaplar okumak mı yoksa favori türünüz hariç </b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>diğer her türden kitaplar okumak mı?</b> </div>
Benim favori bir türüm yok ki. Ama sunu söyleyeyim size, gelisim kitaplarini hic sevmiyorum. Her türden olsun.<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
<b> 10 - Sadece fiziksel kitap kopyalarını okumak mı yoksa sadece e-kitap okumak mı? </b></div>
Hic bir sey gercek bir kitabin yerini tutamaz. Bu aralar daha cok e-kitap okuyorum. Bir cok avantaji var. Ufacik bir alete 1600'e yakin kitap sigiyor. Yollarda okuyorsaniz benim gibi, bir kitap bitince digerine geciyorsunuz. Cantanizda agirlik olmuyor. Bu yüzden aman bismillah e-kitap diyorum.<br />
<br />
Bu mimi severek yaptim. Yapmak isteyen arkadaslarim varsa buyursun yapsin. <br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjGagpSRGyrNkYLznHXhsq6rXql-HmK8hrrryM1wiArp-T7b1N9vD0JPtMqFtfImNH8bE9yiSnf-JXT3wHHhXuNwFGsjI931u36lU2hFxka8K6csiujSUiqfUVwIggenuo8G36KDgVS-l0/s1600/AlyssaMillerstyleviaFabulyss.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><br /></a></div>
Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-56679065134105842022014-09-01T12:45:00.001+03:002014-09-01T12:48:54.353+03:00Happy Sunday <table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="http://www.stadtmagazin.com/uploads/photos/medium/webbilder_hotel_slides_new_362_6.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" src="http://www.stadtmagazin.com/uploads/photos/medium/webbilder_hotel_slides_new_362_6.jpg" height="248" width="400" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Görsel google'dan alinmistir</td><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><br /></td></tr>
</tbody></table>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="http://www.zum-froehlichen-landmann.de/haus/aussen/images/Aussenanlage.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" src="http://www.zum-froehlichen-landmann.de/haus/aussen/images/Aussenanlage.jpg" height="240" width="320" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Görsel google'dan alinmistir </td></tr>
</tbody></table>
<br />
Dün Sheldon'un anneannesi ve dedesini gidip aldik ve onlarla yemege gittik. Iyice yaslanan anneanne ve dede arabaya inmekte ve binmekte zorluk cektikleri icin anneanneyi öne dedeyi de arkaya oturttuk.<br />
Sonra anneannenin tarifi ile <span style="color: #7f6000;">"Zum Rettershof'a"</span> gittik.<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyMlQlEjzbLT7bsN5C-KMk00PPopgrjlSsiRcZ7Vwu6lN2ZcJV_o32j7T7CCKpb8RpqxgH5j2QawztWMPWMxulk4xYXiuq6s0cJ6DAqY4G3IH7QNhhcBT4sBZp04Ix_xcXoCCk3gNUUXGc/s1600/IMG_0136.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjyMlQlEjzbLT7bsN5C-KMk00PPopgrjlSsiRcZ7Vwu6lN2ZcJV_o32j7T7CCKpb8RpqxgH5j2QawztWMPWMxulk4xYXiuq6s0cJ6DAqY4G3IH7QNhhcBT4sBZp04Ix_xcXoCCk3gNUUXGc/s1600/IMG_0136.jpg" height="240" width="320" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Köpekleri de götürdük </td></tr>
</tbody></table>
Orada hep birlikte yemek yedik ve sohbet ettik. Anneanne cok sirin bir kadin. Babaanneden de bahsediyorum ara sira ama babaanne anneanne'den daha dinc.<br />
Yemegimizi yedikten sonra büyükleri eve biraktiktan sonra bizde Sheldon'un evine döndük. Cok sevdigimiz <span style="color: #783f04;">"Otostopcunun Galaksi Rehberi"nin </span>bir bölümünü daha seyrettikten sonra eve döndüm.<br />
<br />
<br />
<br />
<br />Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-1692011807114660339.post-76440335638940440392014-08-23T14:17:00.000+03:002014-08-23T14:17:19.513+03:00Haftasonu Sorunsali Uni'den bir arkadasim baska bir arkadasima haftasonu oturmaya gidelim mi diye sordu, bende artik Sheldon'u sadece haftasonlari görüyorum. Haftasonu biraz zor dedim.<br />
Bir günde az görüver dedi.<br />
Tabi ki senin tuzun kuru, sen evlendin, coluk cocugun var. Kocani her gün görüyorsun, bunu demesi kolay demek geldi icimden, demedim.<br />
Ben Sebo'yu özlüyorum dört gözle cumartesi, pazari cekiyorum kimin umurunda.<br />
Belki de ben büyütüyorum ama bize bu ayriliklar da iyi geliyor sanki.<br />
Yine de haftasonlarimi Sebo ile degerlendirmeye calisiyorum. Bu gün görüsmeyecegiz mesela. Ama yarini iple cekiyorum.<br />
Kimse kusura bakmasin. Haftasonlari yokum arkadasim. :) Suhttp://www.blogger.com/profile/09782563819955449667noreply@blogger.com4