Artik buraya fazla yazi yazmadigimin farkindayim ama sanki hayatin rutinine mi kapildim ne?
Gecen haftasonu bulusamadik Sebo ile. Tren biletim yoktu. Isim yok. Param yok. Bilet alamadim kendime. Baska bir üniversiteye gecince biletimi beklemeye koyuldum, o da gelip seni alayim demedi uyuz.
Bozuldum aslinda.
Bu haftasonu bulustuk. Yani gectigimiz haftasonu. Insanin bir kere bile aklina gelmez mi gelip seni alayim demek diye sitem ettim.
Bu güne kadar seni bir kac kere eve götüreyim yada gelip alayim dedigimde her seferinde hayir dedin. Bende bunu istemedigini sandim dedi.
Yoksa ben seni gelip her defasinda alirim, bana sadece gel beni al demen yeterli deyip yüregimi aldi sirik. Evet sirik :)
Cumartesi günü hava güzeldi. Ailesi ile bahcede yemek yedik sonra biraz bahce isleri ile ugrastik.
Pazar günü anneanne yemege davet etmis bizi fakat biz birbirimizi o kadar az görüyoruz ki artik, bir bahane bulup gitmedik.
Oturduk birlikte yemek yedik. Pesine "Otostopcunun Galaksi Rehberi"ni seyrettik.
Sohbet ettik bol bol.
Benim yeni üniversitemi konustuk. Arada yine bir bucuk yil daha zaman kazandin ondan sonra elini cabuk tut dedim, gülümsedi.
Seviyorum ben bu sirigi ya. Düsüncesizligini, düsüncelerini, sakinligini, benim deliliklerime biyik alti gülüsünü ... Her seyini.
Sirik ne demek. Sırık mı? :D Çok tatlısınız siz ya. Rabbim sizi ayırmasın. İnşallah burada evlendiğinizin yazısını da okuruz.
YanıtlaSilEvet Anarsi o dediginden :) Biliyorsun türkce klavyem yok. Insallah öncelikle ailemle tanistma yazisi, sonra nisan yazisiz ondan sonra dügün ondan sonra da Sebastian gibi kizil sacli bir bebek yazisi yazmayi nasip eder Allah'im :) Oh ne cok istek degil mi?
Silinşallah o dediklerinin hepsi sırasıyla en güzel şekilde olur :) bizler de keyifle okuruz.
Sil