Şunu söylemeliyim ki kız evi yaptı nişanı, tadını erkek evi çıkardı. Bana çok yanlış geliyor böyle büyük salonda nisan yapmak. Türkiye de nasıldır bilmiyorum ama yemeği, içeceği, dekorasyonu salonu derken en az 8.000 € tutmuştur bu nisan.
Yazık günah bu paraya. Bu parayı verir mutfagimi hazırlarım ben. Neyse.
Bir ara benim meşhur düğün yazılarım vardı. Buda bir ni$an yazısı olsun.
Salona girdiğimizde oğlan evi ve kız evi tek tabanca kapıda bekliyordu. Kız evi ile görüştük, nede olsa kız tarafiyiz. Sonra ben kibarlık olsun diye erkek evini de selamladım. Hatta damadın üniversiteden arkadaşı olduğumu söyledim.
O an dedim ki, "kızım yandın sen, bu kaynana çok fena."
Nişanı kim yapar?
Orkestra sahibi benim arkadaşım. Sesi çok güzeldir. Fena halde coşturur her zaman davetlileri.Kız evi İstanbul'lu, erkek evi Ankara'li. Nişanı kim yapar? Kız evi. Ne çalacaksın kardeşim? Tabi ki kız evinin istediklerini.
Dedim ki inşallah gelin sözünü geçirmiştir de, yirmi dört saat Ankara'nin bağları eşliğinde oynamak zorunda kalmayız.
Damat Halayı
Ankara'nin bağları, seni gidi topal ... bana göre gerçekten ve gerçekten daha çok Ankara havaları okundu. Ankara'lılar üzerine alınmasın ama o kadar da cosmuyor insan bu havalarada. Nerede bir misket, nerede bir kasap havası. Bir ara gerçi damat halayı oynadık ya neyse.
Makas
Zaman geldi nisan yüzüklerinin takılmasına. Bizim oralarda nisan merasiminde kız tarafından birisi takar yüzükleri, keser kurdeleleri.Ne oldu dersiniz? Erkek tarafından bir bey çağırıldı, Ankara'nin has lehçesi ile gelen misafirlere hosgelmissiniz dedi ondan sonra da her zaman ki gibi makas kesmedi, kız babası çağırıldı. Oldu cicim, hem kızı vereceğim hemde makasın parasını. Hadiyin ordan derdim ben de neyse, çok şükür gelin ben değilim.
Avrolar nereye?
Her şeye rağmen eğlendik. Salonda herhalde 200 davetli vardı. Bu davetlilerden olsa olsa ellisi kız tarafı, gerisi erkek tarafı.Ne anladım ben bundan? Gelin'in yerine koyuyorum kendimi. Bilmem kaç avro para vermişim, hatta bankadan kredi çekmişim, ne ailemden birisi takıyor nisan yüzüklerini, ne de benim yöremin müzikleri çalınıyor. Erkek evi oynayıp duruyor, her şeye onlar koşturuyor. Halay mendillerini bile erkek annesi dağıtıyor, halbuki bir gelin olarak nisanda bu benim annemin görevidir. Vallahi ben olsam, bu eğlenceden sonra oturur kara kara düşünürdüm, bu bimlem kaç avro nereme girdi benim şimdi diye.
Ama gelin ben değilim. İyi ki de bu gelin ben değilim. Bu kadar aptal aşık olunmaz ki canım.
Bir sonraki düğün törenimize kadar esen kalın.
Oha ne kadar çok para harcamışlar. Biizm burada herkes eşit şekilde parasını katar. Ama buna rağmen. Ben evlilikte başkası tepinecek ben de sinir olacağım diye para harcayan çiftleri anlamıyorum. Ben düğün bile istemiyorum açıkçası. İleri de evlenirsem. Giyilir gelinlik, damatlık gidilir nikah salonuna nikah kıyılır tamam. Bu ne yazık bir sürü ev eşyası alırsın hadi onu geçtim şahane bir balayı yapar insan.
YanıtlaSilVallahi Anarsim önemli olan aslinda dügün dernek degil. Bende böyle büyük dügünlere karsiyim ama aileleri de anliyorum. Ömürleri boyunca bir cok dügüne gidip taki takiyorlar, sonra kendi cocuklari da evlenince taki takilmasini istiyorlar. Burada mesela bir dügüne gittigimizde 50€ en az takiyoruz. Annem de diyor ki yarin öbür gün de onlar sana takacak. Bana kalirsa en yakin arkadaslarim ve aileler yeter de artar bile. Bakalim o günlere gelirsek eger biz ne yapacagiz bilinmez. Ama gercekten o para ile bes kere balayi yaparsin.
Silmerhaba
YanıtlaSilnasılsınız?
21 aralık blogger buluşmamıza beklerim
http://ilkblogdenemem.blogspot.com.tr/2014/11/21-aralk-2014-te-6blogger-bulusmamz-var.html
Sevgili Fidan, ben yurtdisinda yasiyorum bu yüzden blogger bulusmalarina katilamiyorum ne yazik ki.
Sil