10/04/2012

Akıttığım kurşun

Kelimeler ile oynamaya başladığımda kaç yaşındaydım diye düşünüyordum bugün. İlk şiirimi 97 yılında yazmışım ben. 15 yaşındaymışım meğerse. Memleketimde geçirdiğim tatilden sonra oranın güzelliğini anlatmışım aklım sıra.
Sonra kelimeler arkadaşım olmuş. Kalem kağıt en sadık dost olmuş bana. Arkadaşlıklar kurdum, dostluklar edindim kendimce ama kırılmaktan vazgeçmedim. Hayal kurmazsan, hayal kırıklığı da olmaz. Değer vermezsen, kırılmazsın işte. Yapamadım ikisini de. Hayallar kurdum, umut garibin ekmeğidir dedim. Değer verdim, kendimden çok ona/onlara değer verdim. Verdiğin değerin karşılığını alırsın bir gün elbet dedim.
Ama görüyorum ki, çoğu çabalarım boşunaymış. Canımı acıtanlar oldu. Kanımı emenler oldu.
En çokta senden nefret ediyorum biliyormusun? Beni benden aldın çünkü.
Büyük konuştuğum herşey başıma geldi. Şimdi susmayı öğrendim ben. Kimseye içimi açmamayı ve kimse hal hatır sormadan, 'ay iyiyim şöyle böyle oldu' dememeyi öğrendim.
Zamanı bazen geri almak istiyorum. İki sene önceye ... Ve bazende 97 senesine. Kalemim daha kuvvetli, akıttığım kurşun daha umutlu olurdu belki!

Su

2 yorum:

  1. Tatlim bunlarin hepsini az cok herkes yasiyor diye düsünüyorum, maalesef : ( Ve kinama/büyük konusma olayi cok dogru, neyi kinarsan basina geliyor veya sevdiklerinin basina geliyor. Birde tabiiki herkese hersey anlatmamaliyiz, ama gencken insan bilemiyor iste herkesi kendi gibi saniyor, icini disina döküyor ama böylece sadece insanlara kendisini yaralamasi icin malzeme veriyor...aci dünya : (

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet güzelim, beni cok güzel anlamissin. Herkesin yolu ayni seylerden geciyor demekki.

      Sil